Arama sonuçları

Evde doktor hizmeti nedir? Evde sağlık > Ana sayfa > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Evde doktor hizmeti nedir? 2. Evde muayene ne işe yarar? 3. Bakım süreci koordinasyonu Evde bakım hizmetinde sorumluluk yüklenen doktorla bildiğimiz hastane, muayenehane ya da klinikte çalışan doktorun bilgi, beceri ve uzmanlıkları arasında bir fark yoktur. Ancak evde doktor hizmeti veren doktor hastalığı takip etme ve tedavi sürecini yönetme anlamında ev bağlamında çalışmakta ve hasta takip sürecini yine ev bağlamı ekseninden yürütmektedir. İlgili kurumlar Evde yara bakım Lokman Hekim - Ankara YAPODER İlgili diğer yazılar Evde fizik tedavi ve fizyoterapist hizmeti Tai Chi Chuan ya da Qi gong yapmak Orta ve İleri yaş grupları için etkinlik takvimi Evde doktor hizmeti nedir? Özetle, evde doktor hizmetinin amacı, evinden çıkmakta zorlanan hastaları çeşitli branşlardan doktorların evlerinde ziyaret ederek muayene ettikleri ve gerekli tedavi sürecini belirledikleri bir evde sağlık hizmet türüdür. Bulunduğunuz şehirde evde doktor muayene hizmeti veren kurumlara ulaşmak için tıklayın . Evde muayene ne işe yarar? Evde doktor hizmetinde bulunan doktor hastayı iyileştirmenin dışında hastanın ve hastalığın durumunu bütüncül bir şekilde ele alarak hastalığın teşhisini koyar, hastalığın nüksetmesini engellemek adına gerekli yolu belirler ve hastalık-tedavi sürecinin seyrini takip eder. Doktor elbette klasik anlamda bir teşhiste bulunur ancak bunu yaparken hastanın yaşı, kullandığı ilaçlar, yaşam koşullarının hastalık üzerindeki etkileri gibi bir çok faktörü de göz önünde bulundurur. Evde sağlık hizmeti sunan doktorun ayrıca hastalığın önlenmesinden ve hastanın bağımsızlığını muhafaza etmekten de sorumludur. Bu amaçla doktor işlevsel bir bilanço çıkartır: hastanın görme ve işitme yetisini, psikolojik durumunu, psikomotor kapasitesini, uzay-mekanda konum teşhisini tetkik eder. Hastaya beslenmeyle, temizlikle, fiziksel aktivitelerle ilgili tavsiyelerde bulunur. Hastalığın gittikçe ilerlemesi ya da kaza halinde, hastanın genel durumunu, yaşantısını ve yakınlarını bildiğinden hastanın tedavisinin evde mi yoksa hastanede mi devam etmesi gerektiği konusunda yol göstericidir. Bakım süreci koordinasyonu Yaşlı hasta genelde bir çok konuda bakım desteğine ihtiyaç duyar. Evde sağlık hizmeti veren doktorun aynı zamanda bir diğer rolü de hastanın bakım sürecini koordine etmektir. Söz konusu bakımların organizasyonu evde bakım sürecinin sağlıklı bir şekilde ilerleyebilmesi için temel bir gerekliliktir. Doktor bu nedenle evdeki bakımı sürecini organize eder ve gerekli gördüğü durumlarda uzman doktorların hastayı muayene etmesini, hemşire, hasta bakıcıların, kinezyoterapistlerin ve genel olarak evde hemşire ve bakım hizmetlerinin tedavi sürecine dahil edilmesini sağlar. Facebook'ta paylaş

İleri yaşlarda muzun faydası Ana sayfa > Sağlıklı yaşam > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Kan basıncını dengeler 2. Nabzı düzenler 3. Kaygı ve anksiyeteyi azaltır 4. Mide ve bağırsaklara iyi gelir Yaşla birlikte beslenme alışkanlıkları ve tat alma duyuları değişmektedir. İleri yaşta bazı gıdaları tüketemeyeceğimizden öğünlerimizin besleyici özelliği yüksek besinlerden oluşmasına özen göstermeliyiz. Yediklerimiz mümkünse bize keyif vermeli ve tabii aynı zamanda da sağlıklı olmalıdırlar. Muz sindirimi kolay, lezzetli ve sağlıklı bir gıdadır. İlgili kurumlar Tazemasa Avrupa G-Therapy Evo Asansör İlgili diğer yazılar F harfinin iyileştirici gücü Besin değerleri ve işlevleri Yaşla birlikte edinilmesi gereken alışkanlıklar Kan basıncını dengeler Muzu sağlıklı besinler sınıfına sokan en önemli özellik muzun, temel bir gıda olan potasyum zengini bir besin olmasıdır. Potasyum kan basıncını dengeleyen ve yüksek tansiyon durumlarında yardımcı olabilen bir mineraldir. Eğer yüksek tansiyonunuz varsa günde bir ya da iki muz yemek aldığınız tansiyon ilaç dozunun zaman içerisinde azaltılmasını sağlayabilir. Tansiyon ilaçlarının yorgunluk, baş dönmesi, hipotansiyon ve çok sık tuvalete çıkmak gibi yan etkileri vardır. İlaç dozunu elbette doktorunuza danışmadan değiştirmemelisiniz. Eğer tansiyon ilacı kullanıyorsanız doktorunuzla diyetinize günde bir ya da iki muz eklemek istediğinizi ve bunun zaman içerisinde almakta olduğunuz tansiyon ilacının dozajını azaltmada yardımcı olup olmayacağını danışın. Nabzı düzenler Muzun bir diğer yararı da kalp atışlarını ve nabzı düzenlemesidir. İleri yaşlarda sıklıkla rastlanan kalp ve damar hastalıkları için beta bloklayıcı olan ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçların yorgunluk, hareket intoleransı, nefes darlığı, kilo ve yüksek kolestrol gibi yan etkileri bulunabilmektedir. Bu gibi durumlarda, yine elbette doktorunuzun danışmanlığı altında, tedavinizin ilaç ve muz kombinasyonuyla yürütülmesi bazı durumlarda mümkün olabilmektedir. Beta bloklayıcı bir ilaç kullanıyorsanız bu konuyu doktorunuzla görüşebilirsiniz. Yüksek nabız, kan dolaşımını zayıflatabildiği gibi ayak bileklerinde ödeme de yol açabilmektedir. Muzun ayak bileği şişliğine karşı etkili olduğu düşünülmektedir. Kaygıyı ve anksiyeteyi azaltır Yalnızlık, sosyal izolasyon, bir yakının kaybı ya da bağımsızlığın yitimi gibi etkenler sonucu ileri yaşlarda anksiyete ve depresyon sık sık karşılaşılan durumlardır. Tansiyon ilaçlarında olduğu gibi depresyon ve anksiyete tedavisi için kullanılan ilaçlar da uyku, akıl karışıklığı, kilo, ve sindirim bozuklukları gibi yan etkiler oluşturabilmektedir. Depresyon ve anksiyete etkilerini hafiflettiğinden, ruh halini ve uykuyu olumlu anlamda etkilediğinden muz ileri yaş için yararlı bir besindir. Muz ayrıca iştahı kapalı kişilerin de kolaylıkla tüketebilecekleri bir gıdadır. Mide ve bağırsaklara iyi gelir İleri yaşlarda kabızlık ve ishal gibi mide ve bağırsak sorunları yaygın olarak yaşanabilmektedir. Muzun bu iki duruma da iyi geldiğini söyleyebiliriz. Örnek vermek gerekirse BRAT diyetinde hastalara genellikle muz, pirinç, elma püresi gibi besinler önerilir. Muz yine kabızlığı önlemede de etkilidir çünkü diyet lifi açısından zengin bir besindir. ​

İleri yaşlarda kaliteli uyku için yararlı rutinler Ana sayfa > Sağlıklı yaşam > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Melatonin seviyesini doğal yöntemlerle artırmak 2. Elektronik cihazlardan okuma yapmamak 3. Yatak odası konforu 4. Yatak odasını amacı dışında kullanmamak 5. Yatak odasındaki saatleri görüş alanından çıkartmak 6. Daha iyi bir uyku için sürdürülebilir alışkanlıklar 7. Gün içinde şekerleme nasıl yapılır? 8. Şekerleme için ipuçları Bir çok durumda; duygusal sorunların üzerine eğilerek, uyku ortamını daha kaliteli uyuyabileceğimiz şekilde iyileştirerek ve daha sağlıklı gündüz alışkanlıklarını benimseyerek uyku sağlığımızı iyileştirebiliriz. Bununla birlikte, herkesin daha iyi bir uyku konusundaki gereksinimleri birbirinden farklı olabileceğinden, kendi ihtiyacımıza en iyi cevap verecek yöntemi belli bir süre deneme - yanılma yöntemini kullanarak keşfedebiliriz. İlgili kurumlar Fonksiyonel tıp Surp Pırgiç Akıllıhanem İlgili diğer yazılar Evde medikal yatak kullanmak iyi bir fikir mi? Kaliteli bir uyku Can dostu, yol arkadaşı, refakatçi evcil hayvan Melatonin seviyesini doğal yöntemlerle artırmak Geceleri yapay aydınlatmaya maruz kalındığında vücudumuzun bizi uykulu hissettiren hormon olan melatonin hormonunu üretmesi baskılanır. Kullanmanın güvenli olduğu yerlerde daha düşük voltajlı ampülleri tercih etmek ve yatmadan en az bir saat önce televizyon, bilgisayar, akıllı telefon gibi cihazların kapatılması gibi önlemler melatoninin doğal olarak üretilmesini kolaylaştıracaktır. Elektronik cihazlardan (tablet gibi) okuma yapmamak Elektronik cihazların yaydığı ışın uyku öncesi stres faktörü oluşturabileceğinden okuma yapmak ya da bu tip cihazlardan bir şeyler izlemek uykunun kalitesini olumsuz anlamda etkileyecektir. Yatak odası konforu Yaş aldıkça genellikle sese karşı daha duyarlı oluruz ve ışık, uygun olmayan ısı seviyesi de uyku problemi çekmeye neden olabilir. Bunun önüne geçmek için kulak tıkacı ya da uyku gözlüğü/maskesi gibi çözümler denenebilir. Yatak odasını amacı dışında kullanmamak Çalışmak, televizyon izlemek, bilgisayar kullanmak gibi aktiviteleri yatağa taşımadığımızda, beynimiz yatak odasını sadece uyku ya da seks ile ilişkilendirecektir ve odada sağlıklı bir uyku çekmemiz kolaylaşacaktır. Yatak odasındaki saatleri görüş alanından çıkarmak Ancak söz konusu çalışmalar ne kadar heyecan verici olurlarsa olsunlar henüz kesin olarak çift dilliliğin bilişsel beceriler açısından olumlu etkisinin nedenini ve nasılını yanıtlayabilmiş değiller. Araştırmaların geliştirilmesi ve bu iki grup arasındaki bilişsel süreç farklılıklarının nasıl ortaya çıktığının saptanması gerekmekte. Daha iyi bir uyku için yatmadan önce sürdürülebilir alışkanlıklar - İstikrarlı bir uyku düzeni oluşturmak için haftasonunda dahi her akşam aynı saatte yatmaya gidip her sabah da aynı saatte uyanmaya dikkat edilmelidir. - Horlamayı engellemek. Eğer horlama sesi uyumamızı engelliyorsa kulak tıkacı kullanmak, dalga sesi vb. gibi rahatlatıcı sesler dinlemek ya da ayrı bir yatak odasında uyumak gibi çözümler denenebilir. - Yatağa erken gitmek. Alışmış olduğumuzdan daha erken olsa bile uykumuz geldiğinde yatakta olacağımız şekilde yatma saati yeniden ayarlanabilir. - Yatmadan önce yatıştırıcı ritüeller geliştirmek. Duş almak, müzik dinlemek - çalmak ya da ilerlemeli kas gevşetme, farkındalık meditasyonu, derin nefes alma gibi rahatlama tekniklerini uygulamak yatmadan önce sakinleşmemize yardımcı olabilir. - Uyku ilaçlarını sınırlamak. Uyumaya yardımcı olması için kullanılan bir çok uyku ilacının çeşitli yan etkileri vardır ve uzun süreli kullanım için tasarlanmamışlardır. Uyku hapları uykusuzluğun nedenlerini ortadan kaldırmaya yaramaz ve hatta uzun vadede daha da kötüleştirebilir. - Cinsellik ve uykuyu birleştirin. Cinsellik ve sarılmak gibi fiziksel yakınlıklar dinlendirici bir uykunun önünü açabilir. Gün içinde şekerleme nasıl yapılır? Gün içinde yeterince uyanık hissedilmediğinde kısa bir uyku çekmek günün kalanında daha dinç hissetmemiz için gereken enerjiyi sağlayabilir. Bunun bize faydalı olup olmayacağını deneyerek keşfedebiliriz. Şekerleme için bazı ipuçları - Kısa tutmak: Beş dakika gibi kısa süren uykular, gün içinde uyanıklığa ve hafızayı iyileştiren bazı süreçlere iyi gelmektedir. Çoğu insan için en faydalı olan uyku süresi 15-45 dakika aralığında süren kestirmelerdir. Daha uzun süren şekerlemelerden sonra uyku sersemi hissi ya da odaklanmakta problem yaşanabilir. - Erken uyumak: Şekerleme için uygun zaman daha çok öğleden önce erken saatlerdir. Gün içinde geç saatte şekerleme yapmak gece uykumuzu olumsuz etkileyebilir. - Rahat olmak: Şekerleme yapmak için tercihen az ışıklı ve az gürültülü olan rahat bir ortam tercih edilmelidir.

Fizyoterapist Evde sağlık > Ana sayfa > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Fizyoterapist ne yapar? 2. Fizyoterapi ile neler tedavi edilir? Ev konforunda fizyoterapi hizmeti özellikle yatağa bağımlı ya da hareket kabiliyeti kısıtlanmış, evden çıkması zahmetli olabilen hastalar için hastanın yaşam kalitesini ve fiziksel yeterliliğini artırmaya yönelik fizik tedavi sürecini oldukça kolaylaştırır. İlgili kurumlar Medifer Fİzyoterapi Well Home Care - Bakım Yaya Derneği İlgili diğer yazılar Evde fizik tedavi ve fizyoterapist hizmeti Direnç bandının faydaları 60 yaşından sonra sosyal yaşam Fizyoterapist ne yapar? Fizyoterapistin rolü ortopedik, romatizmal, kardiyo-solunumsal ya da nörolojik nedenlerden ötürü fiziksel hareket kabiliyeti azalmış ya da rahatsızlanmış hastaların hareket becerilerini sağlıklı seviyelere kavuşturmaktır. Fizyoterapi ile neler tedavi edilir? Bu amaç doğrultusunda fizyoterapist eklem hareketliliği, kuvvet, dayanıklılık, kas kütlesi beden postürü, yürüyüş, ciğer kapasitesi, duyarlılık, algı gibi unsurları tetkik ederek hastanın şikayetinin nedenlerini saptar, tedavi hedefini belirler, tedaviyi planlar ve hastayı bu doğrultuda yönlendirir. Fizyoterapik tedavi kuvvetlendirme egzersizleriyle uygulanabildiği gibi duruma göre elle masaj yöntemiyle ve ısı, soğuk, elektrik, su, ultrason gibi farklı yöntemler vasıtasıyla da uygulanabilir. Fizyoterapist hastasına hareket özgürlüğünü olabilecek en sağlıklı ve emin yolla kazandırmak adına hastaya psikolojik ve fizyolojik destek verir. Facebook'ta paylaş

Hafıza sorunlarıyla başa çıkmak Ana sayfa > Sağlıklı yaşam > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Günlük yaşam ve hafıza 2. Aklımızda nasıl daha iyi tutarız? Hafızanın günlük yaşam kalitesi açısından önemi düşünüldüğünde insanın hafıza sorunları yaşıyor oluşu karşısında strese girmesi, endişelenmesi elbette doğaldır. 50 yaşını geçmiş kişilerde hafızayla ilgili şikayet ve sorunlar çok sık rastlanan bir durumdur. Ayrıca hafıza sorunlarının patalojik bir hastalıktan kaynaklandığı kaygısı da elbette yine yaygın bir endişedir. Oysa hafıza sorunlarının ya da şikayetlerinin patalojik bir nedeni olması ender bir durumdur. Hafıza yaşla birlikte doğal olarak zayıflamaktadır. Ancak hafızanın zayıflaması yalnızca yaş almakla ilişkili de değildir. Stres, yorgunluk, aşırı duygusallık gibi etmenler de hafızanın zayıflamasında etkili olabilmektedirler. İlgili kurumlar Lokmanzade Anadolu Sağlık Merkezi Akıllıhanem İlgili diğer yazılar Evde serum uygulaması Dengenizi test etmenin basit bir yolu Cinsellik konusunda iletişime açık olmak Günlük yaşam ve hafıza Gündelik yaşamımızda hafıza en yoğun olarak kullandığımız bilişsel işlevdir. Bir adresi, bir randevu tarihini, yaptıklarımızı, bir ismi, gündemde neler olup bittiğini anımsamak ya da belleğimize kaydetmek için başvurduğumuz kognitif becerimiz hep hafızadır. Hafıza aynı zamanda okuma, hesap yapma, zihinsel görüntüler oluşturma eylemlerinde de aktif olarak rol alır. Dolayısıyla hafıza istemli ya da istemsiz olarak sürekli ve aktif bir biçimde gündelik yaşamımızın ayrılmaz bir parçası olarak kültürel, şahsi bilgilerimiz ve motor becerilerimizi zinde tutmaya yarar. Aklımızda nasıl daha iyi tutarız? Bir veriyi aklımızda daha iyi tutabilmek için atabileceğimiz basit bazı adımlar vardır: • Dikkatimizi aklımızda tutmak istediğimiz veriye odaklamak • Verinin anlaşılması için gerekli bilgileri belirlemek • Verinin içeriği ve manası hakkında düşünmek (Verinin duygusal boyutu önemlidir. Manası ya da değeri olmadığını düşündüğümüz bir veriyi aklımızda tutmak istemeyişimiz doğaldır. Veriye ne kadar duygusal anlam yükleyebilirsek o kadar kolay aklımızda tutabiliriz.) • Verinin bilgilerini kategorize etmek • Çağrışım ilişkileri kurmak (Çiçekleri sulamayı, ilaçlarımızı almayı anımsamak gibi gündelik eylemler için örneğin tıpkı haftalık bir dizi ya da günün öğünleri gibi belirli bir saat belirlemek. Ve bu saat için zihnimizde bir cümle ya da görsel bir veri kaydetmek. Belleğimizde tutmak istediğimiz ve anımsamak istediğimiz cümlenin her bir kelimesi için bir cümle ya da bir görsel ezberlemek. Cümleler ve görsel veriler cümle anımsamkada oldukça yardımcı olmaktadır.) • Aklımızda tutmak istediğimiz veriyi sık sık zihnimizde tekrarlamak ​

Evde serum uygulaması Evde sağlık > Ana sayfa > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Zamandan tasarruf ve psikolojik yükü hafifletmek 2. Yaşlı hastanın konforu 3. Tekrar tekrar damar delme 4. Enfeksiyon riskinin azaltılması Serum uygulamasının evde gerçekleştirilmesi özellikle yaşlı hastalar açısından birçok avantajı da beraberinde getirmektedir. İlgili kurumlar Meral Sağlık Kabini Özel Mersin Sistem İkinci Bahar Akademi İlgili diğer yazılar Evde kan alma hizmeti nedir ve nasıl işler? Faydalı bir hobi: mandala boyama Yeni bir şey öğrenmeye açık olmak Zamandan tasarruf ve psikolojik yükü hafifletmek Yaşlı hasta her şeyden önce bu uygulama sayesinde evinden çıkarak sağlık merkezine kadar yol gitmek, sıra beklemek, ve uygulama ardından evine dönmek için yeniden yola çıkmak zorunluluğundan ve tüm bu sürecin oluşturacağı gerginlik ve stresten kurtulmakta böylece hem yaşam kalitesinin hem de psikolojisinin olumsuz yönde etkilenmesinin önüne geçilmektedir. Yaşlı hastanın konforu Serum hizmeti evde verildiğinde yaşlı hasta hizmetten kendi evinin alışık olduğu konforunda yararlanabilmekte böylece hem daha huzurlu hem de daha rahat hissetmesi mümkün olmaktadır. Tekrar tekrar damar delme Ayrıca evde serum uygulaması hizmeti sayesinde serum uygulamasının bir defadan çok gerçekleşeceği durumlarda yaşlı hastaya her seferinde yeniden iğne yapılması gerekliliğinin de önüne geçilmiş olur. Enfeksiyon riskinin azaltılması Son olarak evde serum hizmeti sayesinde yaşlı kişi sağlık ocaklarından, kliniklerden ya da hastanelerden kapma olasılığının yüksek olduğu enfeksiyon riskinden de uzak tutulmuş olur. Facebook'ta paylaş

Orta ve + 65 yaş gruplarına evde sağlıklı yaşam tüyoları, pratik bilgiler, evde sağlık ve sağlıklı yaşam alanlarında hizmet veren yüzlerce kurum... Evde sağlık rehberiniz Aradığınız hizmeti bulun Evde Sağlık Hizmetleri Evde sağlık hizmeti veren bir hastane, bir sağlık kurumu eve gelen doktor, evde yaşlı bakıcı, ev tipi medikal ürün mü arıyorsunuz? Evde sağlık hizmetleri rehberimiz için buraya tıklayın. SAYFAYA GIT Sağlıklı Yaşam Bu bölümde, evde sağlıklı yaşam dahilinde hizmet veren beslenme uzmanları, diyet yemekleri, zihin ve beden antrenörleri, spor koçları, farkındalık eğitmenlerini bulabilirisiniz. SAYFAYA GIT Sosyal Yaşam Emekliliğinizde eğitiminize devam etmek, emekli ve 60 yaş üzerindeki bireylerin yaşam kalitelerini ve sağlık koşullarını iyileştirmek amacıyla çalışan dernekleri bulmak için buraya tıklayın. SAYFAYA GIT Ev düzeni ve mobilite Evinizde ulaşılabilirlik için konut tasarımınızı elden geçirmek istiyorsanız evde kazaları önleyecek tadilatlar hakkında bilgi edinmek ve profesyonel mobilite çözümleri burada. SAYFAYA GIT Evde sağlık hizmetleri neleri kapsar? Evde doktor Evde hizmet veren doktor bulmak ve eve doktor çağırmak için tıklayın. Fizyoterapi Evde fizik tedavi ve fizyoterapi hizmetleri hakkında detaylı bilgi. Psikolog İsterseniz yüz yüze çevirimiçi dilerseniz de evinizde birerbir görüşebilirsiniz. Laboratuvar Evde kan alma, kan tetkikleri ve evinizde laboratuvar tahlilleri. Aradığınız hizmeti bulun -> Evde sağlık hizmetleri hakkında son yazılar Yalnız yaşayan yaşlı yakınımız için bakıcı -> Evde fizik tedavi kurumu seçimi -> Demans tanısı ve tetkikler -> Alzheimer ve Demans ilişkisi -> Evde sağlıklı bir yaşam için hizmet türleri Evde beslenme Dengeli bir beslenme için eve sağlıklı yemek siparişi. Zihin sağlığı Zihin sağlığını zinde tutmak ve meditasyon yöntemleri. Beden sağlığı Evde spor yapabilir ve rehabilitasyon çalışmaları uygulayabilirsiniz. Fonksiyonel tıp Fonksiyonel tıp nedir diye merak ediyorsanız tıklayınız. Aradığınız hizmeti bulun Sağlıklı yaşam hakkında son yazılar -> Bunamayı engelleyebilir ya da yavaşlatabilir miyiz? -> Direnç bandının faydaları -> İleri yaşlarda kaliteli uyku için yararlı rutinler -> İleri yaşlarda muzun faydası -> Emeklilikte sosyal aktiviteler, hobiler ve hizmetler Pratik öneriler Emeklilik yaşına gelmiş ya da emekliliğe ayrılmak üzere olanlar için hazırlanmış yazılarımızdan faydalanın. Dernek ve vakıf Emeklilere hitap eden dernekleri bir araya getirdik. Evde eğitim Öğrenmenin yaşı yok. İleri yaşa yönelik öğretim veren kurumları inceleyin. Takvim Sağlık etkinlikleri, online tiyatro, toplantı ve seminer gibi düşünce ve kültür etkinlikler. Aradığınız hizmeti bulun -> Sosyal yaşam hakkında son yazılar Can dostu, yol arkadaşı, refakatçi evcil hayvan -> Yeni bir şey öğrenmeye açık olmak -> Demans hastaları için faydalı aktiviteler -> Bir kazan-kazan ilişkisi: yaşlı birey ve evcil hayvan -> Hareket sorunlarını kaldırmaya yönelik konut tasarımı Akıllı ev Ev güvenliğini arttırmak için evde güvenlik ve akıllı ev sistemlerini inceleyin. Ulaşılabilirlik Düşme riski nasıl önlenir? Yaşlı birey evde özgürce nasıl hareket eder? Evde asansör Merdiven ve ev tipi asansör, engelli platform profesyonellerine bir çırpıda erişin. Aradığınız hizmeti bulun Evde mobilite hakkında son yazılar -> Düşme riskine karşı alınacak önlemler nelerdir? -> Akıllı priz ileri yaşta ne işe yarar? -> Merdiven asansörü sistemleri -> Merdiven asansörü firması seçerken önemli detaylar -> Bizimle iletişime geçin Gönder Mesajınız için teşekkür ederiz!

Bitkisel takviyeler ne kadar yararlı? Ana sayfa > Sağlıklı yaşam > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Bitkisel takviyeler yararlı mı? 2. Bitkisel takviyelerin olası yan etkileri 3. Bitkisel ilaç kullanmadan önce ne yapmalıyız? Bitkisel takviyeler hem yetişkinlerin hem de çocukların yaygın olarak kullandıkları ürünlerdir. Oysa bu “gıda takviyelerini” kullanırken bunların konvansiyonel tıbbi süreçlerden geçmediğini aklımızda tutmamızda fayda vardır. Bu ürünlerin üreticileri ürünlerinin etkisini kanıtlamak zorunluluğuna tabi olmadan ürünlerini piyasaya ve nihayi kullanıcılara kolayca pazarlayabilmektedirler. İlgili kurumlar Çifçideneve Biolab MGS İlgili diğer yazılar Evde Bakım hizmeti veren hemşire kimdir? Besin değerleri ve işlevleri Can dostu, yol arkadaşı, refakatçi evcil hayvan Bitkisel takviyeler yararlı mı? Kısaca özetlemek gerekirse, bitkisel takviyelerin yararlarından kesin olarak söz edebilmek için elimizde yeterli ölçekte ve sayıda araştırma bulunmamaktadır. Bitkisel takviyeler yüksek standartlarla yürütülen test aşamalarından nadiren geçmektedir. Şimdiye kadar yalnızca yaban mersininin kadınlarda idrar yolu enfeksiyonunu önlemede yararlı olduğu bilimsel olarak ispatlandı. Yaygın olarak kullanılan hiçbir diğer bitkisel takviyenin etkisi somut anlamda kanıtlanmış değildir. Örneğin yaygın olarak kullanılan St John’s wort sıvı ekstratının hafif ve orta şiddetli depresyona iyi geldiği iddiası halen kanıtlanmamış bir iddiadır. Soğuk algınlığı tedavisi için ekinezyanın etkisi için de aynı şey geçerlidir. Herhangi bilimsel bir kanıt söz konusu değildir. Aynı şekilde fiziksel ve bilişsel performansı güçlendirdiği iddia edilen ginseng’in etkisi de şüphelidir. Ginkgo biloba hafızayı ve bilişsel performansı kuvvetlendirdiği iddiasıyla pazarlanmış ve piyasaya sürülmüştür ancak elimizde bu iddiayı doğrulayacak somut, bilimsel veri yoktur. Sarımısağın kolesterol seviyesini düşürdüğü, hipertansiyona iyi geldiği ve kardiyovasküler riski azalttığı da bu tip kanıtlanmamış iddialardandır. Yine aynı şekilde zencefilin bulantıyı geçirdiği ya da soyanın menopoz belirtilerine iyi geldiği bu tip kanıtlanmamış varsayımlar için birer örnektir. Bitkisel takviyelerin olası yan etkileri Bitkisel gıdalar doğal oldukları algısı sayesinde güvenli ürünler olarak düşünülmektedir. Ancak alerjik reaksiyonlar, cilt döküntüsü, astım, baş ağrısı, kusma ve ishal gibi yan etkileri olabilmektedir. Ayrıca bazı ağır yan etiler de gözlemlenmiştir. Söz gelimi kava kava’nın hepatotoksisite yani karaciğer zehirlenmesine ve başka bitkisel takviyelerin de ölüm riski içeren anafilaktik durumlara yol açtığı kayıtlara geçmiştir. Bitkisel takviyeler aynı zamanda kullanılmakta olan konvansiyonel ilaçların etkisini de saptırabilmektedirler. Örneğin yaban mersinini ve ginkgo bilobayı aspirin gibi kan seyreltici ilaç kullananların dikkatle alması gerekmektedir. St John’s wort da doğum kontrol hapları, antidepresanlar ve HIV ilaçları gibi birçok ilacın etkisini değiştirmektedir. Bunların yanı sıra birçok bitkisel ilacın aktif maddesinin tanınmadığı ve bunların birtakım zehirlenmelere yol açtığı unutulmamalıdır. Bitkisel ilaç kullanmadan önce ne yapmalıyız? Öncelikle doktorunuzla söz konusu bitkisel ilacın olası yan etkileri ve kullanmakta olduğunuz diğer ilaçlarla nasıl bir etkileşime girme riski olduğunu görüşmeniz sağlıklı olacaktır. Özellikle yaşlı bir yetişkinseniz bitkisel ilaçların bedeninizden çıkma hızı yavaşlamış olabilmektedir. Bu da elbette olası risk faktörlerini daha da arttırmaktadır. • Eğer bir bitkisel ilaç kullanıyorsanız beklenmedik herhangi bir rahatsızlığın, size olumsuz gelen bir hissin kullandığınız bu bitkisel takviyeyle ilişkili olabileceğini aklınızda tutun ve gözlemlediğiniz semptomları doktorunuza anlatın. • Çocukların, hamile kadınların, emziren ve hamile kalmak isteyen kadınların bitkisel ilaç kullanmamasında fayda vardır. Bitkisel ilaçlar ne hamile kadınlarda ne de çocuklarda test edilmiş değillerdir.

İleri yaşta fil hafızası Ana sayfa > Sağlıklı yaşam > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Yaşlandıkça beynimize ne oluyor? 2. Fil hafızalı süper yaşlılar 3. Neden bazı kişilerin beyinleri daha dirençli? Yaşlanmayla birlikte zihinsel becerilerin zayıflaması normal olsa da bu ivme önlenemeyen bir ivme değildir. 80 hatta 90 yaşlarındaki kimi insanların zehir gibi bir hafızası olması, “zihinsel zayıflamanın” yaşlılığın kaçınılmaz bir sonucu olmadığına dair anlamlı göstergedir. Fil ya da süper hafızalı diye adlandırabileceğimiz bu şanslı kişiler anılarını anımsama konusunda, ezberlenen bir dizi sözcüğü hatırlama gibi testlerde yaştaşlarına oranla açık ara daha başarılıdırlar. İlgili kurumlar Beynex PSİ Stannah İlgili diğer yazılar Demans belirtileri nelerdir? Bunamayı engelleyebilir ya da yavaşlatabilir miyiz? Yeni bir şey öğrenmeye açık olmak Yaşlandıkça beynimize ne oluyor? Yaşla birlikte beyinde atrofi, yani küçülme gözlemlenmektedir. 90 yaşındaki bir bireyin beyni 1100 ila 1200 gram ağırlığındayken bu oran 40 yaşındaki bir bireyin beyin ağırlığından yaklaşık 100 gram daha azdır. Bu küçülme özellikle prefrontal korteksi, hipokampüsü ve akıl yürütme yetisi için önemli olan serebral korteksi etkiler. Zamanla azalan nörotransmitör sayısı, değişen hormonlar, yıpranan kan damarları ve kan şekeri dolaşım problemleri de beyni etkiler. Bu değişimler düşünme süreçlerini etkileyerek bazı sözcüklerin, isimlerin hatırlanmasını, odaklanmayı ve yeni bilgiyi özümsemeyi güçleştirir. Fil hafızalı süper yaşlılar Northwestern Üniversitesi’nin Bilişsel Nöroloji ve Alzheimer Araştırmaları biriminin yürüttüğü bir araştırma kapsamında hafıza testlerinde kendilerinden 30 yaş daha genç kişilerin performansını yakalayan 80 yaşındaki bir düzine kişinin beyinleri manyetik rezonans yoluyla görüntülendi. Elde edilen bu görüntüler test performansı daha düşük olan yine bir düzine yaştaş kişinin beyin görüntüsü ve 50 ila 60 yaşındaki 14 kişinin beyin görüntüsüyle karşılaştırıldı. Karşılaştırma sonucunda yüksek performanslı kişilerin beyinlerinin hafıza, dikkat, bilişsel denetim ve motivasyonla ilişkili olan singulat korteks yapısının diğer akranlarına oranla daha kalın olduğu ve yine aynı bölgede orta yaştakilerin atrofi oranına kıyasla atrofi olmadığı gözlendi. Araştırma sonucunda arka singulat korteksin belirli bir bölgesinin yüksek performanslı kişilerde orta yaşlı kişilere oranla daha kalın olduğu saptandı. Yine aynı birimin yürüttüğü başka bir araştırmada “süper hafızalı” kişilerin beyinlerinde farkındalık ve sosyal zeka ile ilişkili ven nöronlarının sayıca genç yetişkinlere oranla dahi çok daha fazla olduğu saptandı. Üçüncü bir araştırma konusu da 80 yaş ilerisindeki kişilerin beyin hacimlerinin 18 ay boyunca takip edilmesiydi. Bu araştırma sonucunda yine yüksek performanslı bireylerin beyin atrofi oranının diğer kişilere kıyasla daha az olduğu bulundu. Normal performanslı yetişkinlerin beyin küçülmesi yılda yaklaşık % 2 iken yüksek performanslı yetişkinlerin kaybı yalnızca % 1 oranındaydı. Boston Massachusetts Hastanesi’ndeki araştırmacıların “fil hafızalı” ileri yaştaki kişiler üzerinde yürüttükleri çalışmada beynin hafıza işleviyle ilgili iki nöral ağın belirgin bir ölçüde kalın olduğunu gözlemlendi. Araştırmacılar aynı zamanda yüksek performanslı ileri yaştaki bireyler hipokampüslerinin daha büyük olduğunu saptadı. California üniversitesi Irvin’in + 90 çalışmasında ise ilginç bir sonuç elde edildi. Yüksek performanslı yaşlı bireylerin beyinlerinde genel olarak alzheimerla ilişkilendirilen plaka ve yumak formasyonlarına rastlandı. Bu da “beyinde plaka ve yumak varsa alzheimer riski yüksek, yoksa düşüktür” genellemesinin her zaman doğru olmayabileceğini ortaya çıkarttı. Neden bazı kişilerin beyinleri daha dirençli? Bilim insanları bu soruyu yanıtlayabilmek için çeşitli savları değerlendiriyorlar. Bu kişiler belki de dünyaya diğerlerine nazaran daha hacimli beyinlerle geliyor ya da zaman içerisinde bu kişilerin beyinleri yaşlanma etkilerine karşı direnç geliştirebilmek için değişim geçiriyor. Araştırılan bir diğer sav ise bu kişilerin beyinlerinin yaşlanma etkileri karşısında belirli savunma mekanizmaları geliştirdiği savı. Bu direnci yaşam tarzıyla açıklamak da görece mümkün. Araştırmalardan elde edilen bulgular yüksek eğitim ve zihinsel becerilerin kullanılmasını gerektiren yaşam tarzının beynin yaşlanma etkilerine karşı daha dirençli olmasını sağladığını gösteriyor. Başka bir bakış açısı da genetik faktörler. Bu sav nöral ağ yapısını destekleyerek bilişsel ve beynin morfolojik olarak yıpranmasını engelleyen belirli genler olup olmadığını sorguluyor. Yine bazı araştırmalar kimi kişilerde rastlanan bu yüksek performansın sosyal faktörlerle de ilişkilendirilebileceğini göstermekte. Northwestern üniversitesinin bir araştırmasında katılımcılara verilen psikolojik değerlendirme soruları, yüksek performanslı ileri yaştaki kişilerin arkadaşlık ve aile bağlarının kuvvetli olduğunu ve kendilerini psikolojik olarak iyi hissettiklerini ortaya koydu.

Özel evde bakım ve sağlık hizmetleri ücretleri Evde sağlık > Ana sayfa > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Evde doktor muayene ücretleri ne kadar? 2. Evde hemşire hizmeti ücretleri 3. Evde fizik tedavi seans ücreti 4. Evde bakım ücretleri 5. Evde kan alma hizmet ücreti 6. Evde ultrason ücreti Evde doktor muayene ücreti, hemşire hizmeti ücreti, fizyoterapi seans ücreti, tahlil ve tetkikler için evde kan alma ve görüntüleme ücretleri gibi evde sağlık ve bakım hizmetleriyle ilgili İstanbul içi çalışan özel sağlık kuruluşlarının hizmet bedellerini öğreneceğiniz bu yazımızın faydalı olacağını umuyoruz. Yazıda adı geçen hizmetlerin fiyatlandırmaları İstanbul içi hizmet veren evde bakım ve sağlık kurumlarının fiyatlarının ortalamasını yansıtmaktadır. İlgili kurumlar Hürmet Evde Bakım Life Mobil Alzheimer Vakfı İlgili diğer yazılar İstanbul evde bakım ve sağlık hizmeti kurumları Probiyotik laktofermante lahana turşusu tarifi Demans hastaları için faydalı aktiviteler Evde doktor muayene ücretleri ne kadar? Eve doktor çağırma ve evde muayene evde sağlık hizmetleri kapsamına girmekte ve birçok özel sağlık kurumunun sunduğu bir hizmettir. Eve doktor çağırma fiyatlarının ne kadar olduğunu merak ediyorsanız öncelikle hastayı muayene etmesini istediğiniz doktorun bir uzman doktor mu yoksa bir pratisyen mi olduğunu bilmeniz gerekir. Evde muayene hizmeti veren doktorların vizite ücretleri branşlarına göre değişiklik gösterdiği gibi uzman doktor ve pratisyen hekim arasında da farklılık gösterir. İstanbul içi eve gelip muayene hizmeti veren uzman doktorların ziyaret ücreti ortalama olarak 1400, pratisyen hekimlerin hizmet ücreti ise yine ortalama 700 Türk Lirası civarındadır. Eve muayene için hekim çağırmadan önce bir uzman doktor muayenesine mi yoksa pratisyen hekim muayenesine mi ihtiyacınız olduğunu belirlemenizde fayda olacaktır. Görüştüğünüz özel evde sağlık kurumuna eve yönlendirdiği doktorun uzman mı yoksa pratisyen mi olduğunu sorun ve uzmansa uzmanlık alanını öğrenin. Eve muayene amaçlı gelen uzman doktorlar dahiliye, tıp uzmanı gibi farklı branşların uzmanları olabilmektedirler. İstanbul içinde evde sağlık hizmetleri sunan kimi kurumlar muayene ziyaretinde doktorla birlikte hastanın evine hemşire de yönlendirmekteler. Ancak genelde hemşire hizmetleri doktor vizite ücretinden ayrı olarak hesaplanır. Bu detayı da hizmet alacağınız evde sağlık kurumuna danışmanız yararlı olacaktır. İstanbul'da evde doktor muayene hizmeti veren sağlık kurumlarından bazıları: Acıbadem Mobil Aileden Biri Delta Sağlık Medis Evde Sağlık Medistate Kavacık Memorial Evde Bakım Medical Center Özel Albatros Sağlık Hizmetleri Evde muayene hizmeti veren daha fazla kurum için buraya tıklayabilirsiniz . Evde hemşire hizmeti ücretleri Evde girişimsel hemşirelik hizmetleri birçok müdahaleyi kapsar. Basit hemşirelik hizmetleri olarak da adlandırılan pansuman, enjeksiyon, iğne, idrar sondası takılması, serum takılması, kolostomi torbası takılması ve bakımı gibi hizmetlerin ortalama İstanbul ücretleri 300 Türk Lirasıdır. Hastaya gün boyu refakat hizmeti için evde 12 saat hemşire hizmeti fiyat ortalaması 650 TL, 24 saat yani yatılı ya da vardiyalı olarak çalışacak hemşire hizmet bedeli ortalaması ise 1350 Türk Lirasıdır. Evde sağlık hizmeti veren hemşireler zaman zaman hemşirelik hizmetlerinin yanısıra yaşlı hastaya banyo, tuvalet temizliği, ağız ve diş temizliği gibi bakım hizmetleri de verebilmektedirler. Ayrı ayrı hesaplanan bu ve benzeri bakım hizmetlerinin İstanbul ortalama fiyatları 200 TL'dir. İstanbul içinde evde pansuman, yara bakımı, sondaj, enjeksiyon gibi hemşirelik hizmeti veren kurumlardan bazıları: Evde Hemşire Güven Sağlık Hizmetleri Hürmet Evde Bakım Life Mobil Evde Sağlık İstanbul'da evde hemşirelik hizmeti sunan diğer kurumlar için buraya tıklayabilirsiniz . Evde fizik tedavi seans ücreti Evde fizik tedavi seans hizmetinden yararlanmak için öncesinde fizyoterapistin uygulayabileceği bir FTR yani Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon raporunuzun bulunması gerekir. Fizyoterapi seansları bu rapora göre oluşturulur. İstanbul içinde evde sağlık hizmeti veren bazı sağlık kurumları evlere tanı koymak, tedavi sürecini belirlemek ve uygulama seanslarını hastayla birlikte gerçekleştirmek üzere bir uzman gönderebilmektedirler. Burada önemli olan nokta söz konusu uzmanın tanı koyma yetkisi olup olmadığıdır. Bu noktaya dikkat etmenizi ve görüşeceğiniz kuruma bunu sormanızı öneririz. İstanbul içi evde fizik tedavi seans ücretleri bir ila bir buçuk saatlik seanslar için ortalama 400 Türk Lirasıdır. İstanbul'da evde fizyoterapi hizmeti veren çok sayıda sağlık kuruluşu bulunmaktadır. Bu kuruluşlar hakkında detaylı bilgi edinmek için buraya tıklayınız . Evde bakım ücretleri Evde hasta ve yaşlı bakım hizmetleri kişisel temizlik, günlük bakım, tedavi protokolünün aksatılmadan izlenmesinde destek, ilaç saatlerinin hatırlatılması gibi hizmetlere verilen isimdir. Bakım hizmeti hastanın gereksinimine göre kesintisiz yatılı, vardiyalı ya da gün boyu gerçekleşecek şekilde planlanabilir. Gün boyu yani 24 saat verilen evde bakım hizmetinin İstanbul için ücreti ortalama 600 TL'dir. Dilenirse bakım hizmeti bir konuyu kapsayacak şekilde örneğin sadece banyo yardım hizmeti olarak planlanabilir bu tarz kısa süreli bakım hizmetlerinin ortalama bedeli 250 TL'dir. Evde kan alma hizmet ücreti Kan tahlilleri için evden kan alma ücretleri hastanın bulunduğu adresin sağlık merkezine uzaklığına göre değişiklik gösterebilmektedir. Ancak kabaca bu hizmetin ortalama tutarı tahliller hariç 200 Türk Lirasıdır. Kimi evde sağlık kurumları kan alma hizmetini ücretlendirmemekte ancak tahlil bedeline yansıtmaktadırlar. Sizden evde kan alma hizmeti karşılığında istenen ücretin tahlilleri kapsayıp kapsamadığını öğrenmeniz yerinde olacaktır. Tahlil bedelleri istenen tahlile göre değişiklik gösterir. Evde ultrason ücreti Sağlık koşulları nedeniyle yatağından kalkması ya da evden çıkması sakıncalı olan yatalak ve özellikle ileri yaştaki hastaların tedavilerini ev ortamında sürdürmelerinde önemli bir katkı sunan evde radyoloji görüntüleme hizmetleri İstanbul'daki birçok evde sağlık kurumu tarafından verilmekte. Bu hizmet kapsamında hizmet alınmak istenen adrese mobil radyoloji ekipmanı getirilmekte ve hastanın temel ultrason ve doppler tetkikleri evinde görüntülenmektedir. Mobil cihazların teknik özellikleriyle sağlık merkezlerinde kullanılan görüntüleme cihazlarının teknik özellikleri arasında herhangi bir fark bulunmamaktadır. İstanbul için evde ultrason hizmet bedel ortalaması 2500 Türk Lirasıdır. İstanbul'da röntgen, ultrason, doppler gibi evde görüntüleme hizmeti veren kuruluşlardan bazıları: Evde Röntgen ve Ultrason Hizmeti Life Mobil Evde Bakım Mobil Tıbbi Görüntüleme Evde tıbbi görüntüleme hizmeti veren diğer mobil sağlık ekiplerini görmek için tıklayınız . Facebook'ta paylaş

Evde medikal oksijen tüpü kullanımı Evde sağlık > Ana sayfa > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Genel bakış 2. Birinci adım: kontroller 3. İkinci adım: tüplerin bağlanması 4. Üçüncü adım: akış hızını ayarlayın 5. Dördüncü adım: tüpü burnunuza yerleştirin 6. Oksijenin güvenli kullanımı 7. Ünitenin bakımı 8. Doktorunuza ne zaman ulaşmalısınız? Siz ya da bir yakınınız evde nefes almayı kolaylaştırıcı bir oksijen tüpü kullanıyorsanız tüpün nasıl kullanılması gerektiğini iyice anlamanızda fayda vardır. Bu yazıda oksijen tüpünün nasıl kullanılması gerektiğine değineceğiz. İlgili kurumlar Oksijen Tüpü Servisi Eve Ultrason Artı Nefes Vakfı İlgili diğer yazılar Evde sağlık hizmeti türleri ve personeli Fonksiyonel tıp nedir? 60 yaşından sonra sosyal yaşam Genel önlemler - Oksijen teması öncesi ve sonrası ellerinizi yıkayın. Ellerinizi alkol bazlı bir dezenfektan beze sildiyseniz ve henüz tamamen kurumadılarsa oksijen ünitesine dokunmayın. Tüpe ancak elleriniz tamamen kuruduğunda dokunun. - Cihazın kullanımıyla ilgili sorularınızı tedarikçinize detaylı bir şekilde sormayı ihmal etmeyin. - Cihazı ve tüpü temiz tutun. Böylece ekipmanın üzerinde bakteri oluşumunu önlemiş olursunuz. Cihazınızın nasıl temizlenmesi gerektiğini tedarikçinize danışın. Birinci adım: kontroller - Kompresörlü tüp kullanıyorsanız tankınızın basıncını ayarlayın. Diğer tip cihazlarda aç kapa düğmesi işinizi görecektir. - Oksijen göstergesini kontrol edip tüpünüzde yeterli miktarda oksijen bulunduğundan emin olun. Tedarikçiniz tüpün ne zaman doldurulması gerektiğini size önceden bildirmiş olmalıdır. Ya da, düzenli bir program çerçevesinde tüpünüz bitmeden sizinle irtibata geçerek tüpünüzü doldurmaya gelecektir. - Nemlendirme ünitesinin seviyesini kontrol edin. Gösterge orta seviyeye ya da daha altına düşmüşse üniteyi saf ya da damıtılmış suyla doldurun. Bakteri oluşumunu önlemek için şişenin ne sıklıkla değiştirilmesi gerektiğini tedarikçinize danışın. İkinci adım: tüplerin bağlanması - Nazal tüpü, size gösterildiği şekilde, oksijen ünitesine bağlayın. - Tüpün kıvrılmadığından ya da başka bir nedenle akışkanlığı engellemediğinden emin olun. Üçüncü adım: akış hızını ayarlayın - Doktorun belirlediği akış hızını ayarlayın. - Tedarikçiniz ya da doktorunuzun onayı olmadan bu ayarı hiçbir zaman değiştirmeyin. Dördüncü adım: tüpü burnunuza yerleştirin - Herzamanki gibi normal bir şekilde burnunuzdan nefes alın. - Oksijenin gelip gelmediğinden emin olamıyorsanız basit bir test uygulayın. Tüpü dolu bir su bardağının içine tutun. Tüpte akış varsa suyun içerisinde kabarcıklar oluşturacaktır. Oksijen cihazının güvenli kullanımı Evde oksijen tüpü ünitesini kullanırken tüm güvenlik önlemlerine uyun. - Yanan ateşe 3 metreden fazla yaklaşmayın. Yanmayan ateş kaynaklarına 1.5 metreden fazla yaklaşmayın. - Sigara içmeyin. Sigara içenlere fazla yaklaşmayın. - Oksijen tank ünitesini gazlı, elektrikli ocaklardan ve gazlı, elektrikli ısıtıcı kaynaklarından en 1.5 metre uzakta tutun. - Oda kapısını açık tutun. Böylece bulunduğunuz ortam içerisindeki hava akışını sağlamış olur, odanın havasız kalmasını engellemiş olursunuz. Oksijen cihazınızın darbe almamasına ve devrilmemesine özen gösterin. - Ünitenizi dik konumda güvenli bir bölgede muhafaza edin. - Üniteniz bir darbe aldı ve tıslama sesi çıkartıyorsa üniteyi hemen kapatın. Eğer regülatör arızalanmış ya da üniteyi kapatamıyorsanız tüpleri çıkartın ve odayı terk edip hemen tedarikçi firmanızı arayın. - Tüplerin ayağınıza dolaşmamasına özen gösterin. - Parafin, vazelin bazlı krem ve losyonlar kullanmayın. Bu ürünler oksijenle temas ettiklerinde yanıcı olabilmektedirler. Cihazınızı bu tarz ürünlerle aynı anda kullanmayın. - Oksijenin dikkatsizce kullanılması tehlikeli olabilir. Tedarikçinizin talimatlarına uyun. Kendinizi de komşularınızı da riske sokmayın. Acil bir durum için hazırlıklı olun. - Tedarikçinizin numarası da dahil olmak üzere acil durumda arayacağınız numaralar kolay erişilebilir olsun. Ünitenin bakımı Ünitenizin bakımı için tedarikçinizin önerilerini dikkate alın. Cihazın farklı parçalarının ne sıklıkla yenilenmesi gerektiğini size söyleyeceklerdir. Doktorunuza ne zaman ulaşmalısınız? - Cildinizde solukluk, dudaklarınızda ya da tırnaklarınızda mavimsi bir renk belirirse; - Nefes darlığı, nefeste hırıltı ya da nefes alıp verişinizde anormal bir değişiklik olduğunda; - Akıl karışıklığı, anormal huzursuzluk, taşkınlık hallerinde; - Göğüs ağrısı durumlarında zaman kaybetmeden doktorunuza ulaşın. Facebook'ta paylaş

Demans hastasının giydirilmesi Evde sağlık > Ana sayfa > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Etiketlemek 2. Sergilemek 3. Seçenekleri Azaltmak 4. Yeteri kadar zaman ayırmak 5. Alışılmadık seçimleri kabul etmek 6. Görsellerden yardım almak 7. Kat kat giyinmek 8. Kıyafetleri düzenli olarak değiştirmek 9. Rahat bir ortam yaratmak 10. Birlikte alışverişe çıkmak Giyinmek oldukça kişisel bir günlük aktivitedir ve giyim tercihlerimiz genellikle kimliğimizin bir ifadesidir. Demans ile yaşayan insanlar zaman geçtikçe giderek daha fazla yardıma ihtiyaç duyarlar, ancak mümkün olduğu kadar kendi seçimlerini yapmalarına yardımcı olmak önemlidir. Demans hastaları için giyinme eylemini, özgürlük ve bağımsızlık duygularını koruyarak, rahat ve keyifli bir deneyim haline getirebilecek bazı ipuçlarını şu şekilde sıralayabiliriz; İlgili kurumlar Alzheimer Derneği Özel Nefes Evde Bakım Akademik Geriatri Derneği İlgili diğer yazılar Demans belirtileri nelerdir? Hafıza sorunlarıyla başa çıkmak Bir kazan-kazan ilişkisi: yaşlı birey ve evcil hayvan Etiketlemek Dolaplara ve çekmecelere işaretler eklemek, demans hastası bireyin giyinirken bağımsızlığını korumasına yardımcı olabilecek kolay bir yöntemdir. Kelime ve resimleri birlikte kullanmak, etiketleri daha net ve anlaşılması kolay hale getirebilir. Sergilemek Demanslı bireyin kolayca giyinebilmesi için, bütün kıyafetleri düz arka planlı bir zemine koyarak hastaya sunmak tercih edilebilir. Örneğin, kıyafetleri yerleştirmeye önce çorap ve iç çamaşırından başlanıp, üst - pantolon ve en son da hırka ya da ceket ile tamamlanabilir. Kıyafetlerin tersyüz olmadığından ve düğme ya da fermuarların açık olduğundan emin olmak önemlidir. Birey yardıma ihtiyaç duyduğu anda ona giyineceği bir sonraki parça kibarca gösterilmeli ya da verilmelidir. Birey kafa karışıklığı yaşadığında, “kolunuzu elbisenin kolundan geçirin” ya da “ ayağınızı pantolonun bacağından geçirin” gibi açık ve basit yönlendirmeler faydalı olabilir. Hasta hata yaptığında endişelenmemeye çalışmak da yerinde olacaktır. Hastaya doğru hamlenin nasıl olacağını göstermek için yeri geldiğinde mizaha başvurup durumla ilgili gülümseyecek bir yol bulmaya çalışarak tavsiyeler verilebilir. Seçenekleri Azaltmak Günlük olarak ne giyeceğimize karar vermek küçük ama önemli bir kişisel tercihtir. Demanslı bireylere ne giymek istediklerini seçme şansı tanımak, onların kendilerini bağımsız ve kendilerinden emin hissetmelerinde yardımcı olabilir. Ancak çok fazla seçenek kafa karışıklığına yol açabilir. Kişi kararsız kalmış veya kafası karışmış görünüyorsa, seçenek sayısı yalnızca en sevdikleri birkaç ögeyle kısıtlı kalmak suretiyle azaltılabilir. Hastanın giymeyi en sevdiği kıyafetlerini kolayca erişilebilen bir yerde saklayarak da her zaman elimizin altında tutmayı sağlayabiliriz. Yeteri kadar zaman ayırmak Giyinmeye yeterli zaman ayırılması, süreci ilgili herkes için çok daha rahat ve rahatlatıcı hale getirebilir. Giyinme aşamaları sırasında acele ettirmek, stres ve kaygıyı artırabileceğinden bu süreci yavaş ve sabit bir hızda tutmak yerinde olacaktır. Alışılmadık seçimleri kabul etmek Demanslı hastalar sıradışı ve alışılmadık giyim tercihlerinde bulunurlarsa buna saygı gösterilmelidir. Sıcak bir günde bir ceket giymek, yatakta pantolon giymeyi istemek gibi seçimleri onlara zarar vermediği sürece kendi kararlarını vermelerine izin vermek önemlidir. Sorun oluşturabilecek herhangi bir giyim eşyası varsa (yürürken tehlike yaratabilecek uzun bir elbise ya da palto) onları gözden uzak bir yerde saklamak yerinde olacaktır. Görsellerden yardım almak Giyinme konusunda her insanın zevki farklı olabilir. Bu yüzden hastalara ne giymeleri gerektiği, saçlarını nasıl şekillendirecekleri ya da makyajlarını nasıl yapacakları konusunda hükmetmektense, onlara eskiden nasıl görünmekten hoşlandıklarını hatırlatan fotoğraflar yardımıyla hazırlanma süreci kolaylaştırılabilir. Kat kat giyinmek Birkaç kat giyilen ince giysilerin, gün boyunca çıkarılamayan bir veya iki kalın parçaya göre sıcaklık değiştikçe ayarlanması daha kolaydır. Bu şekilde, çok sıcak hissedildiğinde bir katman çıkarılabilir ya da soğuk olduğunda başka bir tane eklenebilir. Kıyafetleri düzenli olarak değiştirmek Giysileri düzenli olarak değiştirmek, özellikle de kirli ise, önemlidir. Ancak bazen, demans ile yaşayan bireyin kıyafet değişimine direnç göstermesi söz konusu olabilir. Hasta kıyafet değiştirmeyi reddettiğinde o banyodayken kıyafetleri temiz olanlarla değiştirilebilir. Ya da hastaya onu güzel ve temiz şeyler giyerken görmekten hoşlandığımızı dile getirebiliriz. Herkes her gün giysi değiştirme alışkanlığına sahip olmayabilir. Kıyafetleri onlar için bir hijyen sorunu ya da tehlike oluşturmadıkça buna saygı duyulmalıdır. Rahat bir ortam yaratmak Günlük giyinme süreci, çevredeki koşullar dikkate alıp olumlu tutulduğunda keyifli bir deneyim haline getirilebilir. Oda yeterince sıcak mı, ışığı açmak ya da perdeleri kapatmak gerekiyor mu ya da önceden tuvalete gitmek isteyip istemedikleri gibi sorular yönelterek ortamı rahatlatacak küçük değişikler yapılabilir. Birlikte alışverişe çıkmak Yeni kıyafetler için alışveriş yaparken ne kadar pratik olabileceklerini düşünerek karar vermek iyi bir fikirdir. Düğmesiz, bel kısmı lastikli pantolonlar ya da baştan geçirilerek giymek zorunluluğu olmayan, boyundan velcro (cırt cırt bant) ile tutturulan üstler gibi giyip çıkarması kolay kıyafet tercihlerine yönelmek yerinde olacaktır. Giyinirken seçim yapma olanağı sunan çok sayıda yeni parçaya sahip olmak güzel olabilse de, demans ile yaşayan birey kendi eşyalarını tanıyamayabilir ve onları giymeyi reddedebilir. Hastanın en sevdiği parçalardan bir çok sayıda edinmek, onların seçimlerinde kendilerine güvenmelerine ve rahat hissetmelerine yardımcı olabilir. Facebook'ta paylaş